Nina * Alexis * Caroline

Alexis kasada frappuccino siparişlerini almaya çalışıyordu. Caroline çoktan bahçede bir masa seçmiş oturmuş telefonla konuşuyordu. Alexis elinde kahvelerle kalabalığın arasından sıyrılarak zar zor kızın yanına ulaştı. Çantasını masaya bıraktıktan sonra homurdanarak sandelyesine yerleşti :

'' Tanrıçam, ne kalabalık .'' Ardından kaşıkla kahvesinin üzerindeki karamelleri toplamaya başladı. Caroline telefon konuşmasını bitirmişti. Alexis'in getirdiği bardağa uzandı. Gülümsedi:

'' Teşşekkür ederim Alexy '' dedi kahvesini sallayarak. Her zamanki gibi nefes kesici görünüyordu ikisi de. Alexis sırıttı :

'' Önemli değil. '' Ardından çevreyi izlemeye koyuldu. Caroline'ın sesiyle irkildi :

'' Heaven ile neden ayrıldığınızı anlamıyorum. Çok iyi gidiyordunuz halbuki ? '' kız masaya dayanmış Alexis'i inceliyordu. Alexis gözlerini devirdi , omzunu silkerek cevap verdi :

'' Biliyorum. Ama anlattım ya, birlikte iyiydik. Ayrı ortamlardayken uzaklaşıyorduk birbirimizden. Sıkıldık sanırım bilmiyorum. Hala seviyorum aslında ama ben ilgi isteyen biriyim. Ve o hep çok ilgisizdi. '' kızın cevabından tatmin olmamıştı Carolıne :

'' Yapma Alexis, yürütmeyi deneyebilirdin bunu sen de istemedin. Çocugu suclama '' Alexis sırıttı :

'' Haklısın. Zaten üzülmüyorum. Özgür olmak güzel, bak mesela çevre masadaki çocukları rahatça kesebiliyorum. Birisiyle çıkmak sadece hayran sayımı azaltıyor. '' dedi ve kahkahayı patlattı.

'' Haklısın. Zaten üzülmüyorum. Özgür olmak
güzel, bak mesela çevre masadaki çocukları rahatça kesebiliyorum.
Birisiyle çıkmak sadece hayran sayımı azaltıyor. ''
dedi ve kahkahayı patlattı. İşte bu Alexis'di. Heaven ile ayrıldığından
beri tuhaftı. Aslında Heaven ile çıkmaya başladığından beri tuhaftı.
Alexis'i Alexis yapan onun ukala tavırlarıydı. Erkekleri kullanıp
bırakmasıydı. Ama Heaven onu değiştirmişti. O kız gitmiş yerine bambaşka biri gelmişti. Caroline'nin sevdiği ise ukala Alexis'di.
" Evet, haklıyım. Aslında sen de haklısın. Karışık.Zaten erkeklerin içinde bulunduğu her konu karışık. Ben de bu yüzden onlardan uzak duruyorum." dedi Caroline. Alexis gülümsedi. Kızlar hem sohbet ediyor hem de sürekli etrafta yakışıklı erkekleri kesiyorlardı. İkisi de göz kamaştırıyordu. Geçen hiç bir erkek onlara bakmadan edemiyordu.
Alexis yine çevreyi tararken birden gözleri büyüdü. " Hey! Ne oldu?" dedi Caroline. Alexis'den cevap bekliyordu...

Evet, haklıyım. Aslında sen de haklısın. Karışık.Zaten erkeklerin içinde bulunduğu her konu karışık. Ben de bu yüzden onlardan uzak duruyorum."dedi Carloine gülerek. Bir yandan sohbete devam ederken diğer taraftan etrafı kesiyordu her ikiside. Çevreden geçenler kızların şuh kahkahalarına ve müthiş yüzlerine dönüp tekrar bakmadan edemiyorlardı. Az sonra Caroline Alexis'in büyüyen göz bebeklerine baktı :

''Hey! Ne oldu?''dedi ve Alexis'in baktıgı yöne döndü. Kumral, yanık tenli, futbol takım ceketi giymiş bir çocuk arkadaslarıyla oturuyordu. Carolıne kaşlarını çattı :

'' Alexis onu mu begendin ? '' Caro çocuğu pek begenmemişti. Okullarında ilahi güzellikte mermer vücutlu olanları vardı. Alexis'in niye ilgisini çektiğini merak etti. Elini havada iki yana sallayarak devam etti :

''Hey bir cevap versene ? '' Alexis irkildi, gözlerini kırpıştırdı. Kendisine soran bakışlarla bakan Caroline'a döndü :

'' Abimin liseden arkadaş '' dedi omzunu silkerek. Carolıne cevaptan tatmin olmamıştı, sırıttı :

''Bu kadarla bittiğini sanmıyorum '' dedi. Alexis güldü :

'' Ve biraz da benim eski erkek arkadasım ''

'' Abimin liseden arkadaş '' dedi omzunu silkerek. Carolıne cevaptan tatmin olmamıştı, sırıttı :

''Bu kadarla bittiğini sanmıyorum '' dedi. Alexis güldü :

'' Ve biraz da benim eski erkek arkadasım '' dedi. İşte şimdi anlaşılmıştı.

" Sonunda özlediğim Alexis geri geldi!" Sonra kafasını çevirip tekrar çocuğa baktı. "Hey! Buraya geliyor galiba." dedi. Alexis heyecanlamış görünüyordu.

" Caro ne yapacağım ben şimdi?" diye sordu. Caroline bu soruya şaşırmıştı. Çünkü Alexis her zaman erkekler konusunda ne yapacağını iyi bilirdi.Bu soruyu soran genelde Caroline olurdu.

" Sakin ol tatlım. Kendin olman yeterli.." dedi. Sonra Alexis'in omzuna hafifçe dokundu.

Çocuk masaya iyice yaklaşmıştı. Alexis kahvesinden bir yudum daha aldı ve masaya bıraktı. Çocuk geldi ve " Selam Alexis. Uzun zaman oldu." dedi ve Alexis'den cevap beklerken Caroline'ye baktı.

'' Ve biraz da benim eski erkek arkadasım '' dedi Alexis. Carolıne durumu anlamıştı. Gülümseyerek :

" Sonunda özlediğim Alexis geri geldi!" dedi ve çocuğu incelemek için tekrar arkasını döndü. Çocuk Alexis'i fark etmiş olacak ki masalarına doğru geliyordu. Carolıne hızla dönerek :

"Hey! Buraya geliyor galiba." Alexis heyecanlanmıştı. ''Tanrıçam neden böyle oldum şimdi? '' diye geçirdi içinden. Dean masalarına geliyordu. Alexis Carolıne'a döndü, yüzünü ekşitti ve yardım istercesine :

" Caro ne yapacağım ben şimdi?" dedi. Carolıne güldü. Alexis'in bu tavrına alışık değildi hiç. Özellikle erkekler konusunda.. Kıza cesaret vermek ister gibi elini omzuna koydu ve :

" Sakin ol tatlım. Kendin olman yeterli.."dedi. O sırada Dean masalarına gelmişti. Alexis'e baktı :

'' Selam Alexis. Uzun zaman oldu." Ardından gözlerini Carolıne'a cevirerek :

'' Merhaba '' dedi. Carolıne ona nazikçe gülümseyerek cevap verdi. Dean tekrar Alexis'e döndü. Alexis şaşkın görünüyordu, buruk ve özlem dolu bir sesle :

'' Ah Dean, hiç değişmemişsin. '' dedi. Çocuk Alexis'in gözlerinin içine bakıyordu. Gözlerinde özlem vardı evet fakat bir yandan da öfke okunabiliyordu. Normal olmaya çalışan bir sesle :

'' Aslına bakarsan, çok şey değişti. '' Alexis'in yüzü düşmüştü. Yine de gülümsemeye çalışarak Dean'e bakmaya devam etti. Sonra unutmuş gibi elini alnına dokundurdu ve ekledi :

''Tanıştırmayı unuttum bu okuldan arkadaşım Carolıne'' dedi. İkiside aynı anda Carolıne'a döndüler. Caroline ise o sırada ''Neler oluyor?'' der gibi olanları şaşkınlıkla izliyordu. Yüz ifadesini düzeltmeye çalıştı ve elini Dean'e uzattı :

'' Memnun oldum, ben de Alexis'in eski.. '' Alexis cümlenin sonunu heyecanla bekliyordu.

''.. okulundan arkadasıyım '' Carolıne şaşkınlığını belli etmeden gülümsedi :

''Memnun oldum Dean '' Alexis dudagını sarkıtmıştı. Zaten ne bekliyordu ki? Herşeyin eskisi gibi olmasını falan mı ? Omzunu silkti, umursamıyormuş gibi davranacaktı. Dean tekrar Alexis'e döndü, pes edercesine :

'' Seni gördüğüme sevindim Aly '' dedi ve kıza sarıldı. Alexis ne yapacagını bilmiyordu. O da Dean'e sarıldı. Bu arkdasca bir sarılmaydı, Alexis her hücresinde hissedebiliyodu bu duyguyu. Dean onu kafasında bitirmişti. Ayrıldıklarında Dean gülümseyerek ekledi :

'' Şimdi gitmem gerek. Ama bir maçıma geleceğine söz ver. Salondaki yerin hala boş ''

'' Çalışıcam '' dedi Alexis de gülümseyerek. Eskiden maçlarını oyuncu klubesinden izlerdi, yerini hala boş tutuyor olması hoşuna gitmişti. Gülümzeyerek çocugun gidişini izliyordu ki Carolıne'ın sesiyle irkildi :

'' Seni gördüğüme sevindim Aly '' dedi ve Alexis'e sarıldı. Alexis'in ne yapacagını bilmez bilmez bir hali vardı.. Sonunda o da Dean'e sarıldı. Bu sarılma pek de Alexis'in istediği gibi değildi. En azında Caroline öyle tahmin ediyordu. Dışardan görüldüğünde iki kırık kalbin birleşmesi gibi değildi. Aksine kalplerin sonsuza dek ayrıldığını kanıtlar gibiydi. Caroline içinden Nyx'e bir dua gönderdi. "Tanrıçam lütfen Alexis Dean'ı çoktan unutmuş olsun. Onun üzülmesini istemiyorum."
Düşüncelerinden Dean'ın sesiyle sıyrıldı.
'' Şimdi gitmem gerek. Ama bir maçıma geleceğine söz ver. Salondaki yerin hala boş '' Alexis'in yüzünde ciddi büyüklükte bir gülümseme belirdi. Hem cidden yerin hala boş demek de neyin nesiydi. Az önce öyle sarılmıyordu ama. Tanrıça aşkına...
'' Çalışıcam ''
dedi Alexis de gülümseyerek. Demek Alexis'in özel bir yeri vardı. Ama bu yerin salonda değil de Dean'ın kalbinde olması Alexis'i daha mutlu edecekti.
Alexis dalmış çocuğun gidişini izlerken Caroline ona seslendi. " Hey! Aly. Salondaki yer de neyin nesi öyle? By çocukla ilgili her şeyi bilmek istiyorum."


Alexis hazırlıksız yakalanmış gibiydi. Cümleleri kafasında toparlamaya çalıştı. " Ben ilk defa bu çocuğa aşık oldum. Ama ikimizde hatalar yaptık. Ben onu o da beni çok kırdı. Galiba ben ondan sonra böyle oldum. Erkeklere güvenememen onunla ayrılığım yüzünden." Alexis'in gözleri dolmuştu. Eski günleri hatırlamıştı..
Dean ile o kadar güzel vakit geçiriyorlardı ki. Zamanın nasıl geçtiğini anlamıyordu bile. Dean ona hep çok değer vermişti. Ah, Tanrıçam neden böyle oldu? diye geçirdi içinden.

" Alexis, tatlım.. İyi misin?"
Alexis sanki Caroline'nin yanından uzaklaşmış, bambaşka yerlere gitmiş gibiydi..

'' Hey! Aly. Salondaki yer de neyin nesi öyle? Bu çocukla ilgili her şeyi bilmek istiyorum.'' dedi Caroline. Alexis omzunu silkerek cevap verdi :


" Ben ilk defa bu çocuğa aşık oldum. Ama ikimizde hatalar yaptık. Ben onu o da beni çok kırdı. Galiba ben ondan sonra böyle oldum. Erkeklere güvenememen onunla ayrılığım yüzünden." Gözleri dolmuştu. Eskileri hatırladı bir an için. Ama herşey bambaşkaydı artık. Yaşamı, çevresi.. Dean güzel yaşanan yanlış bir seçimdi. Bu yüzden Alexis'in aklına geldikçe özlem duymasına neden oluyordu. Şimdi bir de Heaven olayının üzerine gelince iyice morali bozulmuştu Alexis'in. Neden doğru erkeği bulamıyordu bir türlü ? Umutsuzca göz yaşlarını sildi. Carolıne endişeli bir sesle:

" Alexis, tatlım.. İyi misin?" Alexis elini gözünün önünden bir şeyi kovmak ister gibi iki yana savurdu. Gülümseyerek:

'' Aldırma. Heaven'da aslında aklım. Dean yanlış bir karardı ama güzel yasanmıstı. Bu yüzden aklıma geldikçe üzülüyorum. Bir de Heaven ile ayrılığımın üzerine denk geldi ya durumu iyice melankoliye bağladım '' dedi sırıtarak. Caroline gözlerini devirdi, gülüyordu o da:

'' Aly Heaven'ı seviyorum deme bana ''

'' Tamam söylemem '' dedi gülerek ve kahvesinden bir yudum aldı.

'' Aly Heaven'ı seviyorum deme bana '' dedi Caro. Aly'nin böyle hissetmesinden korkuyordu. Sonuçta biriyle çıkarken ona bağlanmak kötü. Ama onunla ayrıldıktan sonra hala ona bağlı hissetmek çok daha kötüydü.

'' Tamam söylemem '' dedi gülerek ve kahvesinden bir yudum aldı.

Bu durumda Alexis Heaven'i hala seviyor muydu? Caro söyleme dediği için mi söylememişti. " Ah, Tanrıçam. Bu işlere aklım hiç basmayacak galiba.. " dedi içinden.

" Eee, hep benden konuştuk. Sende ne var ne yok bakalım?" dedi. Caroline bu soruyu hiç beklemiyordu. Ne diyecekti şimdi?

" Aman Aly, seninkide soru mu? Bende hiç kimse yok. Ciddi olarak yani " dedi ve kahkahayı patlattı o da.

Ama Alexis bir şeylerden şüphelenmiş gibiydi. Bunu uzun zamandır fark ediyordu. Caroline'deki bazı değişiklikleri. Caroline'de Alexis'deki değişiklikleri fark ediyordu. Yoksa "Ayrılmaz İkili" nin huyları değişiyor muydu?

Alexis hemen bu düşünceyi kafasından attı. Çünkü onlar. Bu ikilinin özelliğiydi ukala olmak. Erkekleri kullanmak...

" Caroline. Bana ne olursa olsun her şeyi anlatabileceğini biliyorsun değil mi? " diye sordu Alexis.

Caroline biraz şaşırmış, biraz da endişeli bir ifadeyle " Evet tatlım, tabiki de biliyorum. Ama ne oluyor? Neden söyledin ki bunu durduk yere? " dedi.

Alexis ne cevap vereceğini düşünüyordu...

" Eee, hep benden konuştuk. Sende ne var ne yok bakalım?" dedi. Caroline'ın bu soruyu beklemediği belliydi.

" Aman Aly, seninkide soru mu? Bende hiç kimse yok. Ciddi olarak yani " dedi ve kahkahayı patlattı o da. Ama Alexis bir şeylerden şüphelenmişti. Caroline da farklı bir şeyler vardı. Endişeli bir sesle sordu Alexis :

" Caroline. Bana ne olursa olsun her şeyi anlatabileceğini biliyorsun değil mi?'' Caroline gözlerini kaçırdı. Böyle bir soru beklemediği belliydi. Şaşırmıştı :

" Evet tatlım, tabiki de biliyorum. Ama ne oluyor? Neden söyledin ki bunu durduk yere? " dedi. O sırada çevreyi süzen Alexis'in gözü kasadaki bir kıza takıldı. Biraz daha dikatli bakınca kızın çok tanıdık geldiğini fark etti. Caroline'a döndü :

'' Çok şanslısın birini gördüm, ama bu konuşma burda bittti sanma '' dedi gülerek. Ardından ayağındaki topuklulara ragmen koşarak cafeden içeri girdi. Caroline şaşırmıştı. Yine kime rastladı tarzı Alexis'in arkasından bakıyordu.

Alexis kasanın yanına vardığında tereddüt etti. Katherina olması çok düşük bir ihtimaldi ve yanlış kişinin boynuna atlayıp rezil olmak istemiyordu. Özellikle Dean bu çevrelerdeyken. Kıza yaklaşıp çaktırmadan önden bakmayı deneyecekti. Fakat ytalnızca bir kaç saniye sonra kasiyer çocuk kızın okkalı azarlamasını yiyince, Alexis Katherina olduğuna emin oldu. Özlem ve hayret dolu bir sesle çığlık attı :

'' Katherina '' Kız arkasına döndü. Bezgin yüzünde aniden bir gülümseme belirdi. Aexis yüzünün halini merak etse de sormadı. Öncelikli problemi Katherina'ya duyduğu özlemdi.

'' Ah Alexis ''diyebildi Katherina kısık bir sesle. Sesi boğuktu. Birbirlerine sıkıca sarıldılar. Ayrıldıklarında ikisi de ağlama modundaydı. Alexis Katherina'nın gözünün önüne düşen bir kaç tutam sacı kenara çekti ve kızı çenesinden tutup başını havaya kaldırdı :

'' Hey bu ne hal böyle ? ''

sana anlatacak öyle çok şeyim varki" deyip tekrar boynuna atıldı. Baya kötü görünüyordu. Alexis tutmasa yere devrilecekti nerdeyse. Alexis iyice meraklanmıştı. ''Tanrıçam, bu kızın nesi var?'' diye geçirdi içinden. E yakın arkadaşı için endişeleniyordu, yüzünü buruşturdu :

'' hey hadi gel oturalım, birazdan bayılacaksın'' dedi. Katherina kollarında bayılmak üzereydi :

'' tamam ama siparişlerim orda kaldı ''

'' tamam ben alırım sen bir oturda '' Masaya geçtiler. Caroline şaşkın gözlerle kızlara bakıyordu. Alexis'in o an herşey kafasına dank etti. Katherina kıza bir şey demese iyiydi. Onları bir süre yalnız bırakmak zorunda kalacaktı. Katherina'yı oturttuktan sonra hızlı adımlarla içeri döndü. Kasada suran tepsiyi aldı. -Tanrı biliyor ya bu kız domuz gibi yiyor- diye söylendi kendi kendine. Masaya vardığında Katherina'nın kıza huysuzlandığını fark etti. Güldü içinden, başına ne gelirse gelsin morali nasıl olursa olsun, kibirli mizacından ödün vermiyordu. Alexis'in geldiğini görünce lafını yarıda kesti ve bir çocuk gibi uzandı tepsiye :

"ver şunu"Alexis sırıttı:

'' Baya acıkmışsın '' Caroline da gülümseyerek onayladı kızı.

'' Kesinlikle acıkmış '' Alexis Caroline'a döndü ve gülümsedi. Katherina'nın bir haltlar yediğine emindi. Kızın moralini tartıyordu gözünde. İyi görünüyordu şimdilik. Kızları tanıştırma gereği duymamıştı Alexis, zaten birbirlerini az çok okuldan biliyorlardı. Katherina aniden ortadan yok olunca Alexis, Caroline ile takılmaya başlamıştı. Ama Katherina döndüğüne göre kızların arasında bazı sorunlar mutlaka olacaktı. Omzunu silkti ve çevreyi izlemeye döndü.

nina yemeğini büyük bir açlıkla yerken etraftaki gerginliğide fark etmişti. adono hatırlayamadığı kız üzülmüş gibiydi. ama o da alexis'in en yakın arkadaşının nina olduğunu iyice kavramalıydı. iyice bağlanmamalıydı ona.
hernekadar kızda hata olsada ninanın içini bir hüüzn dalgası sardı yine kardeşini kaybettikten sonra yapacağı il şey birine acı çektirmek mi olmalıydı yani?
nina iğrenç bir kızdı bedensel güzelliği ruhunun önüne geçmiişti sanki. herşeyi mehfederek en popiler olandı o. ve şimdi yine kötülük yapıyorddu.
bunu bugünlük askıya almaya karar verdi. bugün kimseye acı çektirmeyecekti.
en azından umuyordu...
yemeğini bitirdikten sonra kendine verdiği sözü tutma çabalarına girişti.

"ee neler yapıyorsunuz bakalım, benim favori yerimde ne işiniz var?"deyip alexis'e göz kırptı.
kızlar gülümsedi.
"sen bizim ne yaptığımızı boşver asıl sen nerelerdesin. 1 haftadır odada yalnız kalmaktan bıktım. tanrım sol elime oje süremediğimden haberin var değilmi nina"dedi ve sırıttı.
"bende seni ne zamandır görmüyorum nina. halbuki seni devamlı koridorda biriyle uğraşırken, yada tuvaletee makyaj yaparken yada , en alt katta biriyle kırıştırırken görürdüm."dedi keyfi yerine gelmiş şakamı yapıyordu?

"ımm evet tuvalette yokluğunu hissediyorum bilrisin göz kalemimi devamlı unuturum ve senden faydalanırım. sende olmayınca derslere tam bir makyajla giremiyordum"dedi ve tekrar sırıttı.

"vay be ne çok özlenen biirymişim!"dedi nina
"kesinlikle seni özledm"deni alexis ama kız bişi sölemedi. anlaşılan geri gelmesine pek sevnmemişti. nina bunu hazmetmeye çalıştı sözünü tutacaktı.
"bende seni... ımm adın ne demiştim tatalım?" dedi gülümserken kıza...
böylece kendi başına gelenleri geçiştirmeye çalışıyordu...

.Katherina sonunda karnını doyurmuş huysuzluğu geçmişti. Ama az önce Caroline'a ne söylediyse kızın canını sıktıgı belliydi. Alexis aralarında kesinlikle sorun olmak istemiyordu. Bu sırada Katherina neşeyle atladı :

"bende seni... ımm adın ne demiştim tatlım ? '' Bu kesinlikle ezici bir cümle değildi. Alexis bunu az önce açlıktan başı dönerken hiçbir şeye dikkat etmeyişine verdi.

'' Caroline '' diye atladı Alexis. Caroline'a dönüp gülümsedi. Kendisini kötü hissetmesini istemiyordu. Katherina'ya döndü ve eledi :

'' Ona teşekkür etmeliyiz Nina, senin yokluğunda kafayı yememi engelledi '' Aslında konu buraya gelmişken Nina'ya neden birden yok olduğunu sormak istiyordu fakat bunu kafasında biraz erteledi. Sanırım şimdi pek sırası değildi. Katherina gülümsüyordu bu bir süre işler yolunda gidecek demekti. Ortam sessizleşmişti, Alexis ortak bir konu acmayı düşündü. Sanırım ikisinin de katılabileceği tek ortak nokta kendisiydi, Dudağını sarkıttı ve kendini Nina'nın göğsüne yasladı aartılı üzüntülü bir sesle:

'' Kenn ile ayrıldık '' dedi. Katherina sürtükçe bir kahkaha patlattı. Bu durumdan memnun olduğu belliydi. Göğsüne yatan Alexis'in saclarını okşadı ve gülerek ekledi :



Rp Out: Heaven ismini değiştirdi. Kenn=Heaven XD

"Ona teşekkür etmeliiyz nina. sen yokken kafayı yememi engelledi." dedi alexis nina sırıttı. ama neden kafayı yiyecekti ki? birşeymi olmuştu. kendi dertlerinin üstüne birde dostunun dertleri... harika. bugün ikiside birbirlerini, teselli edeceğe benziyorlardı. alexis e baktı sanki konuşmak için bir konu arıyordu. ve sonunda konuştu.
"ken ile ayrıldık"dedi. ve içinde tuttuğı nefesi dışarı bıraktı.
nina elni sallladı umursamaz bir tavır içinde.
"bunu bekliyordum, o erkek güzeli sevgilinden pek haz etmemmiştim zaten enişte gözüyle bkmak garip geliyordu. zaten oda enişe değilmiş demkki. boşver tatalım, hadi ama okuldaki birsürü tanrısal güzellikteki çocuktan seninki zaten tam bir facihaydı" kenn yakışıklıydı. aşırı yaklışıklı. ama bu ona kimseyi üzme hakkı vermezdi. zaten ümemiş olduüğunada emindi. eğer üzecek olursa ninanın ona neler yapabileceğini geçen sene ninaya asıldıktann sonra ninadan yediği kötü yer olan tekmede anlamış olması gerekirdi. hele birde aleexis'i üzmüşse cenazesini kendi yapmalıydı. kenn ne kadar çapkın olsada aklıı bi çocuktu. alexis'i üzmeyeceyeceğini biliyordu. yoksa nina ona hayat dar ederdi. ayrıca alexis'i belki sevmiyordu ama arkadaş olartak onu asla üzmek istemezdi. iyi bi çocuktu o. alexis'e değer verirdi. ninanın aklına dank etti.
iyide neden ayrlmıştılar. kim ayrılmak istemişti? neler olmuştu?

"hey onun seni terketmedğimi söyle bana, yoksa onu cehenneme gönderirim"dedi nina.
gerçekten gönderiridi. bunları söylerken adını unutmuş odluğu kızda alexis için üzülüyor gibiydi. alexis'i gerçekten seviyormuydu acaba? yoksa oda diğer herkez gibi popilerlik sevdasına mı takılıyordu onunla? gözlerine baktı. alexis için gerçekten üzlüyordu. nina ona gülümsedi. herşey yoluna gircek anlamında bir gülümsemeydi.
"bunu kkonuşmasak?"dedi alexis bu konu onu üzüyordu anlaşılan.
"pekala ama odada herşeyi en ince ayrıntısına kadar anlatacaksın. kendini toparlasan iyi edersin. çünkü ben de iyi değilim"dedi ve gülümssmemsi kayboldu. bir yudumj su içti. bir yudum daha. bir tane daha... ve koca bardağı bitirdi. aslında susamamıştı. boğazına takılan yumruyu alt etmek için çaba gösteryordu. alexis de kızda ona bakıyorlardı.
harika ikiside meraktan ölmüşlerdi. nina bu konu hakkında konuşmak istemediğinden gece evine dönmeye karar verdi. orada daha yi olurdu. ayağa kalktı.
"hadi kızlar gidelim artık buradan tavuğu severimn ama kokusu içimi baydı"dedi zoraki gülümsemesiyle. kızlarda eve gitmek istiyor gibiydiler.
dışarı çıktıkarında aslında korumaların gitmediğini gören nina ne kadar kızsada iyi olmuştu bu gece evine arabayla giiceklerdi. arabaya bindikten sonra camdan bu saatte bile çalışan esnafları seyretti. gece evine ulaşmalarına az kalmıştı...



Rp bitmiştir.